Enflasyon, ekonomi biliminde sıkça karşılaşılan bir kavramdır ve genel fiyat seviyesindeki artışı ifade eder. Tüketicilerin satın alma gücünü etkileyen bu durum, ekonomik dengeyi bozabilir. Enflasyon, farklı türleri ve nedenleriyle karşımıza çıkarken, toplumlar üzerinde önemli ekonomik sonuçlar doğurur. Bu blog yazısında, enflasyonun tanımından itibaren, nedenlerine ve gelecekteki beklentilerine kadar geniş bir perspektif sunmayı hedefliyoruz. Böylece, enflasyonun dinamiklerini daha iyi anlayabiliriz.
Enflasyonun Tanımı
Enflasyon, genel fiyat seviyesindeki sürekli artışı ifade eden bir ekonomik terimdir. Bu durum, para biriminin satın alma gücünün zamanla azalmasına neden olur. Enflasyon, genellikle yıllık olarak ölçülür ve ekonominin sağlığı hakkında önemli ipuçları sunar.
Enflasyonun tanımını daha iyi anlamak için aşağıdaki noktaları dikkate alabiliriz:
-
Fiyat Artışı: Enflasyon, mal ve hizmetlerin fiyatlarının sürekli artmasıyla ortaya çıkar. Örneğin, bir yıl içinde gıda fiyatlarının %10 artması, enflasyonun bir göstergesidir.
-
Satın Alma Gücü: Enflasyon arttıkça, paranın satın alma gücü azalır. Bu durum, insanların aynı miktar parayla daha az mal ve hizmet alabilmelerine yol açar.
-
Ekonomik Etkiler: Enflasyon, tasarruflar, yatırımlar ve ekonomik büyüme üzerinde önemli etkilere sahiptir. Eğer enflasyon çok yüksekse, ekonomik istikrar tehlike altına girebilir.
Özetle
Enflasyon, ekonomideki fiyat artışlarını ve para biriminin değer kaybını ifade eder. Bu kavram, hem tüketicilerin hem de ekonomistlerin dikkatle takip etmesi gereken bir göstergedir. Ekonomik dengenin korunması açısından enflasyonun izlenmesi hayati öneme sahiptir.
Enflasyon Türleri
Enflasyon, ekonomik olayların bir yansıması olarak farklı türlerde kendini gösterir. Aşağıda en yaygın enflasyon türlerini inceleyelim:
-
Talep Enflasyonu: Ekonomideki talebin, mevcut arzdan fazla olduğu durumlarda ortaya çıkar. Tüketicilerin harcamaları arttığında, firmalar fiyatları yükselterek talebe yanıt verir.
- Örnek: Bir tatil döneminde zorunlu ürünlerin fiyatlarında artış.
-
Maliyet Enflasyonu: Üretim maliyetlerinin artması sonucunda fiyatların yükselmesiyle oluşur. Bu, genellikle enerji, hammadde veya işçilik maliyetlerinin artmasından kaynaklanır.
- Örnek: Petrol fiyatlarının yükselmesi sonucunda ulaşım ve üretim maliyetleri artar.
-
Beklenti Enflasyonu: Gelecekteki enflasyon beklentileri, işletmelerin ve tüketicilerin fiyatlandırma kararlarını etkiler. Eğer insanlar fiyatların artacağını düşünüyorsa, bu durum kendini fiyat artışlarında gösterir.
- Örnek: Gelecekteki ekonomik belirsizlikler nedeniyle ürün fiyatlarının önceden artırılması.
Ayrıca, hiper enflasyon ve deflasyon gibi olumsuz durumlar da ekonomiyi etkileyebilir. Hiper enflasyon, fiyatların kontrolsüz bir şekilde artması durumudur ve genellikle ekonomik çöküş ile ilişkilidir. Öte yandan, deflasyon; fiyatların sürekli düşmesi ve ekonomik duraklama anlamına gelir.
Bu türlerin her biri, enflasyonun dinamiklerini ve ekonomideki rolünü daha iyi anlamamıza yardımcı olur.
Enflasyonun Nedenleri
Enflasyon, ekonomik dinamiklerin karmaşık bir sonucu olarak ortaya çıkar. Genel olarak, enflasyonun nedenlerini üç ana başlık altında inceleyebiliriz:
-
Talep Enflasyonu: Ekonomide toplam talebin, toplam arzı aşması durumunda ortaya çıkar. Bu durum, tüketici harcamalarının artışı veya kamu harcamalarındaki artış gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Talep enflasyonunu etkileyen unsurlar arasında:
- Artan gelir seviyeleri
- Düşük faiz oranları
- Ekonomik büyüme beklentileri
-
Maliyet Enflasyonu: Üretim maliyetlerinin artması enflasyonu tetikleyebilir. Bu durumda, firma maliyetlerini karşılamak için ürün fiyatlarını artırmak zorunda kalır. Maliyet enflasyonunu etkileyen unsurlar arasında:
- İşgücü maliyetlerindeki artış
- Hammadde fiyatlarındaki dalgalanmalar
- Enerji fiyatlarının yükselmesi
-
Yapısal Enflasyon: Ekonominin temel yapısındaki değişiklikler, enflasyonu etkileyebilir. Bu tarz enflasyon, genellikle piyasa mekanizmalarının bozulması sonucu ortaya çıkar. Örneğin:
- Rekabetin azalması
- Monopol veya oligopol durumları
Enflasyonun bu nedenlerini anlamak, hem bireylerin hem de ekonomik politikaların etkili bir şekilde yönetilmesi için kritik öneme sahiptir. Ayrıca, enflasyonun izlenmesi ve yönetilmesi, ekonomik istikrar açısından son derece önemlidir.
Enflasyon Ölçüm Yöntemleri
Enflasyonu ölçmek, ekonominin sağlığını anlamak ve uygun politika geliştirmek açısından büyük önem taşır. Enflasyonun doğru bir şekilde ölçülmesi için çeşitli yöntemler kullanılır. İşte en yaygın enflasyon ölçüm yöntemleri:
-
Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE):
Bu endeks, belirli bir dönemdeki tüketici tarafından satın alınan mal ve hizmetlerin fiyatlarındaki değişimi gösterir. TÜFE, enflasyonun en yaygın göstergelerinden biridir. -
Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE):
ÜFE, üretici seviyesinde mal ve hizmetlerin fiyat değişimlerini izler. Bu endeks, üretici maliyetlerindeki değişikliklerin enflasyon üzerindeki etkisini anlamak için yararlıdır.
Bu iki temel metodolojinin haricinde enflasyonu ölçmenin diğer yolları da bulunmaktadır:
Ölçüm Yöntemi | Açıklama |
---|---|
Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH) Deflatörü | GSYİH’nin nominal ve reel değerleri arasındaki oranı kullanarak hesaplanır. |
Çekirdek Enflasyon | Enerji ve gıda fiyatlarındaki dalgalanmalardan arındırılmış enflasyondur. |
Her bir ölçüm yöntemi, enflasyonun farklı yönlerini ortaya koyar. Bu nedenle, ekonomik analizlerde birden fazla yöntemi göz önünde bulundurmak faydalı olacaktır. Özellikle, mevcut ekonomik koşullar ve artan enflasyon rakamları göz önünde bulundurulduğunda, bu yöntemlerin hangi sonuçları verdiği kritik bir öneme sahiptir.
Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE)
Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), enflasyonun en yaygın ölçüm yöntemlerinden biridir. TÜFE, belirli bir dönem içinde tüketici tarafından alınan mal ve hizmetlerin fiyatlarındaki değişimi gösterir. Bu endeks, enflasyonun oranını belirlemede kritik bir rol oynar.
TÜFE’nin Hesaplanmasında Dikkate Alınan Faktörler:
- Gıda fiyatları
- Ulaşım giderleri
- Konut masrafları
- Sağlık hizmetleri
- Eğitim harcamaları
TÜFE, farklı mal ve hizmetlerin fiyatlarının ağırlıklandırılmasını içerir. Aşağıda, TÜFE’nin dönemsel değişimini gösteren bir tablo yer almaktadır:
Mal ve Hizmet Grubu | Ağırlık (%) | 2025 Fiyat Değişimi (%) | 2025 Fiyat Değişimi (%) |
---|---|---|---|
Gıda | 25 | 15 | 20 |
İletişim | 5 | 5 | 6 |
Ulaşım | 20 | 10 | 12 |
Konut | 30 | 8 | 9 |
Sağlık | 10 | 6 | 7 |
Eğitim | 10 | 4 | 5 |
TÜFE’nin artması, genel olarak enflasyonun yükseldiğini gösterirken, düşmesi enflasyonun azaldığını işaret eder. Enflasyon ile doğrudan bağlantılı olan TÜFE, hem ekonomik kararlar hem de para politikaları açısından vazgeçilmez bir göstergedir. Bu nedenle, TÜFE verileri ekonomik öngörülerde önemli bir referans noktasıdır.
Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE)
Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), bir ekonomide üretici düzeyindeki fiyat değişimlerini ölçen önemli bir göstergedir. Enflasyonla ilgili olarak, ÜFE fiyat artışlarının kaynağını belirlemek adına büyük bir öneme sahiptir. ÜFE, tüketici fiyat endeksinden (TÜFE) farklı olarak, üreticilerin mal ve hizmetlerini pazara sunmadan önceki fiyatlarını dikkate alır.
ÜFE’nin Önemi Şunlardır:
- Fiyat Dinamikleri: ÜFE, mal ve hizmetlerin üretim sürecinde karşılaşılan maliyet değişikliklerini yansıtarak, enflasyonun genel seyrine dair ipuçları verir.
- Ekonomik Analiz: Ekonomistler, ÜFE verilerini kullanarak enflasyon tahminlerinde bulunabilir ve ekonomik politikaların etkinliğini değerlendirebilir.
- Maliyet Yönetimi: Üreticiler, ÜFE verilerini izleyerek maliyetlerini yönetme ve fiyat stratejilerini yeniden değerlendirme fırsatı bulurlar.
ÜFE ve Enflasyon Arasındaki İlişki
ÜFE, enflasyon üzerinde doğrudan etkili olabilir. Aşağıdaki tablo bu ilişkiyi özetlemektedir:
ÜFE Artışı | Etki |
---|---|
Yüksek Artış | Tüketici fiyatlarında artış riski |
Düşük veya Sabit | Enflasyon baskılarının azalması |
Düşüş | Deflasyon riskinin ortaya çıkması |
Sonuç olarak, ÜFE, enflasyonun takip edilmesinde kritik bir araçtır. Ekonomik verilerin iyi yorumlanması, enflasyonla mücadelede sağlıklı adımlar atılmasına olanak tanır.
Enflasyonun Ekonomiye Etkileri
Enflasyon, bir ekonominin genel durumu üzerinde derin etkiler bırakan önemli bir ekonomik olgudur. Yüksek enflasyon oranları, hem bireyler hem de işletmeler için çeşitli zorluklar yaratabilir. İşte enflasyonun ekonomiye etkilerini özetleyen bazı başlıca noktalar:
-
Alım Gücünde Düşüş: Enflasyon yükseldikçe, para biriminin alım gücü azalır. Bu durum, özellikle sabit gelirliler için yaşam standartlarında düşüşe neden olur.
-
Faiz Oranları: Merkez bankaları, enflasyonu kontrol altına almak için faiz oranlarını artırma yoluna gidebilir. Bu durum, kredi maliyetlerini yükselterek yatırım yapma isteğini azaltabilir.
-
Yatırım Kararları: Yüksek enflasyon belirsizlik yaratır, bu da şirketlerin yatırım yapma kararlarını olumsuz yönde etkileyebilir. İşletmeler gelecekteki maliyet artışlarını tahmin etmekte zorlanır.
-
İşsizlik: Ekonomik belirsizlik, işletmelerin iş gücünü azaltmasına ve dolayısıyla işsizlik oranlarının artmasına yol açabilir.
-
Tasarrufların Erimesi: Enflasyon, tasarruf sahiplerinin paralarının değerinin azalmasına neden olur. Bu da bireyleri yatırım yapma veya harcama yapma yönünde teşvik edebilir.
Sonuç olarak, enflasyon, ekonominin genel sağlığını etkileyen çok yönlü bir olgudur. Ekonomistler, enflasyon oranlarını dikkatle izleyerek ekonomik politikaların nasıl şekilleneceği konusunda bilgiler elde ederler. Bu nedenle, enflasyonun izlenmesi ve yönetilmesi, sürdürülebilir bir ekonomi için kritik öneme sahiptir.
Enflasyon ve Para Politikası
Enflasyon, ekonomik istikrarı tehdit eden önemli bir faktördür. Bu nedenle, merkez bankaları enflasyonu kontrol altında tutmak amacıyla çeşitli para politikaları uygular. Özellikle aşağıdaki yöntemler sıkça kullanılmaktadır:
-
Faiz Oranı Düzenlemeleri: Merkez bankaları, enflasyonu kontrol etmek için faiz oranlarını artırabilir veya azaltabilir. Yüksek faiz oranları, borçlanmayı zorlaştırarak talebi kısıtlayabilirken, düşük faiz oranları tersine daha fazla harcamaya yol açabilir.
-
Açık Piyasa İşlemleri: Merkez bankası, piyasadan tahvil alarak veya satarak para arzını düzenler. Para arzındaki değişiklikler, enflasyon üzerinde doğrudan etkiye sahiptir.
-
Rezerv Gereklilikleri: Bankaların zorunlu karşılık oranlarını değiştirmek, bankaların kredi verme kapasitesini etkileyerek piyasalardaki likiditeyi kontrol eder. Bu da enflasyon üzerinde belirleyici bir rol oynar.
Para Politikası Aracı | Etkisi |
---|---|
Faiz oranı artışı | Talebi düşürür, enflasyonu kontrol eder |
Faiz oranı düşüşü | Talebi artırır, enflasyonu yükseltebilir |
Açık piyasa işlemleri | Para arzını etkiler |
Sonuç olarak, enflasyon ve para politikası arasındaki ilişki, ekonomideki dengeyi sağlamak açısından son derece kritiktir. Merkez bankalarının enflasyonu yönetme biçimleri, hem bireyler hem de iş dünyası için büyük önem taşır.
Enflasyonu Kontrol Altına Alma Yöntemleri
Enflasyonu kontrol altına almak, ekonomik istikrarı sağlamak için kritik bir öneme sahiptir. Enflasyon oranlarını düşürmek amacıyla merkez bankaları ve hükümetler bu süreçte çeşitli yöntemler kullanmaktadır. Bu yöntemler şu şekilde sıralanabilir:
-
Para Politikası:
- Faiz oranlarının artırılması, borçlanma maliyetini yükselterek tüketimi ve yatırımları azaltır.
- Para arzını kontrol etme, enflasyonun artışını sınırlamak için etkili bir stratejidir.
-
Mali Disiplin:
- Hükümet harcamalarının kontrol altında tutulması, bütçe açıklarını azaltır.
- Vergi artırımları, kamu harcamalarını dengelemeye yardımcı olur.
-
Döviz Kuru Politikaları:
- Yerel para biriminin değerinin korunması, ithalat maliyetlerini etkileyerek enflasyon üzerinde dengeleyici bir işlev görebilir.
- Ancak, aşırı değerli bir para birimi de ihracatı olumsuz etkileyebilir.
-
Fiyat Kontrolleri:
- Belirli ürünlerde fiyat tavanları uygulamak, kısa vadede enflasyon baskısını azaltabilir.
- Ancak, bu yöntemin uzun vadeli etkileri genellikle olumsuz sonuçlar doğurur.
-
Üretkenliği Artırma:
- Teknolojik yenilikler ve yatırımlar, üretim maliyetlerini düşürerek enflasyonu baskılayabilir.
Bu yöntemler, etkili bir kombinasyon halinde kullanıldığında enflasyon ile mücadelede önemli bir rol oynar. Ekonomik dengeyi yeniden sağlamak için bu stratejilerin dikkatli bir şekilde uygulanması gerekmektedir.
Gelecekteki Enflasyon Beklentileri
Gelecekteki enflasyon beklentileri, ekonomik istikrarın sağlanmasında kritik bir rol oynamaktadır. Özellikle yatırımcılar ve politika yapıcılar, enflasyon oranlarındaki olası değişimleri tahmin ederek stratejiler geliştirirler. Enflasyon beklentileri, genel ekonomik durum, merkez bankası politikaları ve küresel piyasa dinamikleri ile şekillenir.
Aşağıda, gelecekteki enflasyon beklentilerini etkileyen bazı faktörler yer alıyor:
-
Merkez Bankası Politikasının Etkisi: Merkez bankalarının faiz oranları, enflasyonu kontrol altında tutma veya artırma amacıyla belirlenir. Faiz oranlarının yükseltilmesi, genellikle enflasyon beklentilerini düşürür.
-
Küresel Ekonomik Durum: Dış kaynaklar, ticaret savaşları ve tedarik zinciri sorunları gibi faktörler, enflasyon üzerinde belirleyici etkiler yaratabilir.
-
Talep ve Arz Dengesi: Artan talep veya sınırlı arz, enflasyonu artırabilir. Özellikle tüketici harcamalarının artması, enflasyon beklentilerini yukarı yönlü etkiler.
Faktörler | Etki Düzeyi | Açıklama |
---|---|---|
Merkez Bankası Faiz Oranı | Yüksek/Düşük | Faiz oranı arttığında enflasyon beklentisi düşer. |
Küresel Piyasa Dinamikleri | Değişken | Dışsal etkiler enflasyonu artırabilir veya azaltabilir. |
Talep ve Arz Dengesizlikleri | Artan/Düşen | Talep artışı, maliyetleri yükseltir ve enflasyonu tetikler. |
Sonuç olarak, gelecekteki enflasyon beklentileri, birçok faktörün etkileşimi sonucunda şekillenir ve bu durum ekonomik kararları etkileyerek geniş bir yelpazede sonuçlar doğurur.
Sıkça Sorulan Sorular
Enflasyon nedir?
Enflasyon, genel fiyat seviyesinin artışını ifade eden ekonomik bir terimdir. Basit bir şekilde, enflasyon bir ekonomideki mal ve hizmetlerin fiyatlarının zaman içerisinde artması durumunda ortaya çıkar. Bu durum, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) veya üretici fiyat endeksi (ÜFE) gibi göstergelerle ölçülür. Enflasyonun yükselmesi, paranın satın alma gücünün azalmasına, dolayısıyla insanların alım kapasitesinin düşmesine neden olabilir.
Enflasyonun nedenleri nelerdir?
Enflasyonun başlıca nedenleri arasında talep enflasyonu ve maliyet enflasyonu bulunmaktadır. Talep enflasyonu, toplam talebin toplam arzı aştığı durumlarda ortaya çıkar. Maliyet enflasyonu ise, maliyetlerin artması sonucu fiyatların yükselmesiyle ilgili bir durumdur. Ayrıca, para arzının aşırı şekilde artırılması, döviz kurlarındaki dalgalanmalar, hammadde fiyatlarındaki artışlar gibi faktörler de enflasyonu tetikleyen unsurlar arasında sayılabilir.
Enflasyonun etkileri nelerdir?
Enflasyon, bireyler, işletmeler ve genel ekonomi üzerinde birçok olumsuz etki yaratabilir. En önemli etkisi, enflasyon oranı ile birlikte paranın değerinin düşmesi ve dolayısıyla alım gücünün azalmasıdır. Ayrıca, enflasyon, tasarrufları olumsuz etkileyebilir; çünkü insanlar, paralarını harcayıp, enflasyon karşısında kaybetmemek için risk almak zorunda kalabilirler. İşletmeler için de belirsizlik yaratabilir, çünkü maliyetler sürekli değiştiğinden, fiyatların belirlenmesi ve maliyet hesaplamaları zorlaşır.
Enflasyon nasıl kontrol altına alınır?
Enflasyonu kontrol altına almak için devletler genellikle para politikaları ve mali politikalar kullanır. Merkez bankaları, faiz oranlarını artırarak veya azaltarak para arzını kontrol edebilir. Faiz oranlarının artırılması, kredi alımını zorlaştırarak talebi azaltır ve bu sayede enflasyonun frenlenmesine yardımcı olur. Ayrıca, hükümetler harcamalarını azaltarak ya da vergileri artırarak iç talebi düşürebilir. Bunun yanı sıra, arz tarafında da iyileştirmeler yapmak, üretimi artırmak ve maliyetleri düşürmek enflasyonu kontrol altına almak için önemli adımlardır.
Enflasyon ile deflasyon arasındaki fark nedir?
Enflasyon ile deflasyon, ekonomik durumu tanımlamak için kullanılan iki karşıt terimdir. Enflasyon, genel fiyat seviyesinin artışını ifade ederken, deflasyon genel fiyat seviyesinin düşüşünü ifade eder. Enflasyon, paranın değerini azaltırken, deflasyon paranın değerini artırır. Deflasyon, tüketici harcamalarının azalmasına ve ekonomik durgunluğa yol açabilir. Her iki durum da ekonomide farklı etkiler yaratır ve bu nedenle ekonomistler tarafından dikkatlice izlenir.
{“@context”:”https://schema.org”,”@type”:”FAQPage”,”mainEntity”:[{“@type”:”Question”,”name”:”Enflasyon nedir?”,”acceptedAnswer”:{“@type”:”Answer”,”text”:”Enflasyon, genel fiyat seviyesinin artışını ifade eden ekonomik bir terimdir. Basit bir şekilde, enflasyon bir ekonomideki mal ve hizmetlerin fiyatlarının zaman içerisinde artması durumunda ortaya çıkar. Bu durum, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) veya üretici fiyat endeksi (ÜFE) gibi göstergelerle ölçülür. Enflasyonun yükselmesi, paranın satın alma gücünün azalmasına, dolayısıyla insanların alım kapasitesinin düşmesine neden olabilir.”}},{“@type”:”Question”,”name”:”Enflasyonun nedenleri nelerdir?”,”acceptedAnswer”:{“@type”:”Answer”,”text”:”Enflasyonun başlıca nedenleri arasında talep enflasyonu ve maliyet enflasyonu bulunmaktadır. Talep enflasyonu, toplam talebin toplam arzı aştığı durumlarda ortaya çıkar. Maliyet enflasyonu ise, maliyetlerin artması sonucu fiyatların yükselmesiyle ilgili bir durumdur. Ayrıca, para arzının aşırı şekilde artırılması, döviz kurlarındaki dalgalanmalar, hammadde fiyatlarındaki artışlar gibi faktörler de enflasyonu tetikleyen unsurlar arasında sayılabilir.”}},{“@type”:”Question”,”name”:”Enflasyonun etkileri nelerdir?”,”acceptedAnswer”:{“@type”:”Answer”,”text”:”Enflasyon, bireyler, işletmeler ve genel ekonomi üzerinde birçok olumsuz etki yaratabilir. En önemli etkisi, enflasyon oranı ile birlikte paranın değerinin düşmesi ve dolayısıyla alım gücünün azalmasıdır. Ayrıca, enflasyon, tasarrufları olumsuz etkileyebilir; çünkü insanlar, paralarını harcayıp, enflasyon karşısında kaybetmemek için risk almak zorunda kalabilirler. İşletmeler için de belirsizlik yaratabilir, çünkü maliyetler sürekli değiştiğinden, fiyatların belirlenmesi ve maliyet hesaplamaları zorlaşır.”}},{“@type”:”Question”,”name”:”Enflasyon nasıl kontrol altına alınır?”,”acceptedAnswer”:{“@type”:”Answer”,”text”:”Enflasyonu kontrol altına almak için devletler genellikle para politikaları ve mali politikalar kullanır. Merkez bankaları, faiz oranlarını artırarak veya azaltarak para arzını kontrol edebilir. Faiz oranlarının artırılması, kredi alımını zorlaştırarak talebi azaltır ve bu sayede enflasyonun frenlenmesine yardımcı olur. Ayrıca, hükümetler harcamalarını azaltarak ya da vergileri artırarak iç talebi düşürebilir. Bunun yanı sıra, arz tarafında da iyileştirmeler yapmak, üretimi artırmak ve maliyetleri düşürmek enflasyonu kontrol altına almak için önemli adımlardır.”}},{“@type”:”Question”,”name”:”Enflasyon ile deflasyon arasındaki fark nedir?”,”acceptedAnswer”:{“@type”:”Answer”,”text”:”Enflasyon ile deflasyon, ekonomik durumu tanımlamak için kullanılan iki karşıt terimdir. Enflasyon, genel fiyat seviyesinin artışını ifade ederken, deflasyon genel fiyat seviyesinin düşüşünü ifade eder. Enflasyon, paranın değerini azaltırken, deflasyon paranın değerini artırır. Deflasyon, tüketici harcamalarının azalmasına ve ekonomik durgunluğa yol açabilir. Her iki durum da ekonomide farklı etkiler yaratır ve bu nedenle ekonomistler tarafından dikkatlice izlenir.”}}]}
Bir Yorum Yap